Eurovelo 15: Ren Nehri Bisiklet Turu





Giriş
Avrupa ülkelerini, kırsal alanları, kentleri, tarihi ve coğrafi koruma altındaki bölgeleri, ticari, tarımsal, endüstriyel ve kültürel dokularıyla birbirine bağlayan Avrupa bisiklet yolları, Eurovelo genel başlığı altında toplanıp sınıflandırılmış ve numaralandırılmış durumda. Halihazırda 17 Eurovelo rotası var ve bunlar sürekli olarak geliştirilip yenileriyle zenginleştiriliyor. İşaretlenmiş bisiklet yolları, köprü, tünel ve özellikle kent içi geçişler için düzenlenmiş sinyalizasyonları ile bütünüyle bisiklet kullanımı için tasarlanmış bu altyapı, bir yandan Avrupa kentlerini birbirine bağlayan önemli bir ulaşım ağı oluştururken, diğer yandan dünyanın her tarafından gelen yüzbinlerce bisikletsever için araba trafiğine pek bulaşmadan spor yapma, turlama ve gezme olanağı sağlayarak ciddi bir turizm potansiyeli ortaya koyuyor.
Birkaç yıl önce bu rotaların en çok rağbet görenlerinden biri olan Eurovelo 6’nın Viyana-Passau arasında kalan bölümünü yapmış ve fırsat çıktığında diğerlerini denemeyi kafamıza koymuştuk. 2016 yazının zamanlama açısından uygun olduğunu görünce kış aylarında araştırma ve planlama çalışmalarına başladık. Bu seferki hedefimiz Eurovelo 15 olarak kodlanan Ren Nehri Bisiklet Yolu olacaktı. İsviçre’de, dağların arasındaki Toma Gölü’nde doğan, önce İsviçre-Almanya, sonra Almanya-Fransa sınırını çizip güneyden kuzeye Almanya’yı geçen ve Hollanda’da Kuzey Denizi’ne dökülen Avrupa’nın en önemli nehirlerinden Ren’in bu serüveni tam 1233 km sürüyor. Biz de bu serüvenin hepsine olmasa bile bir bölümüne eşlik etmek, engin bir nehrin ağırbaşlı ve dingin bir yolculuk sonrası denizle kucaklaşmasına tanık olmak ve en önemlisi, bisiklet kültürünün anavatanı olan bu coğrafyada pedal basmanın heyecanını yaşamak için harekete geçtik. Bu macerayı bölüm bölüm paylaşmaya başlıyoruz.

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Meril Çiğdem Durmuş Anısına

Resim
Bu dünyada bir nesneye Yanar içim göynür özüm Yiğit iken ölenlere Gök ekini biçmiş gibi                                                     Gök ekindi Meril. Biçtiler. 22 yaşındaydı. Ankara’da yaşıyordu. ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü’nde üçüncü sınıfı bitirmişti. Gelecek yıl büyük olasılıkla bölüm birincisi olarak mezun olacaktı. Sporu seviyordu. ODTÜ’de dağcılık yapıyor, yürüyüşlere katılıyordu. Birkaç yıl önce Kaş bölgesindeki Likya yolu yürüyüşlerinden birine annesiyle birlikte katılmıştı. Orada tanışmış, birlikte yürümüş, içten sohbetlerle zamanı paylaşmıştık. Öngörüleri, planları, hayalleri, heyecanları vardı. Bisiklete binmeyi seviyordu. 8 Temmuz'da bisiklet binerken Beysukent, Angora Bulvarı’nda bir araba arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle havaya fırlayıp kendisine çarpan arac...
Devamı

NEDEN BİSİKLET?

Resim
                           Dünyada ve Türkiye'de bir çok bölge kardan kıştan nasibini aldı bu yıl. Ne var ki Ankara şöyle doyasıya kışı yaşayamadan, bahar coşkulu, değişken, deli dolu yüzünü göstermeye başladı. Ankaralı bisikletçilerin bundan şikayetçi olduklarını hiç sanmıyorum. Gerçi kimi kış boyunca pek pedal kesmemişti ama bir çoğu bisikletleriyle baharda görüşmek üzere kısa bir süreliğine de olsa vedalaşmıştı. İşte onlar için artık kavuşma, hasret giderme, birlikte yeni serüvenlere atılma günleri başlıyor. Biz de, bisiklet tutkunlarının duygularına bir kez daha ortak olmak ve yeni sevdalanacaklarla içimizdekileri paylaşmak için "Neden Bisiklet?" dedik. At, eşek, deve, öküz, devekuşu, lama, at arabası, öküz arabası, fayton, yaylı, buharlı tren, elektrikli tren, otomobil, traktör, tramvay, troleybüs, kamyon, otobüs, vapur, şimendifer, uçak, motosiklet, mobilet... Bütün bunlar insanların kullandıkları ul...
Devamı

Eurovelo 15 Ren Nehri Bisiklet Turu Bölüm 5

Resim
Gerçekten de ertesi gün bizim gibi akşamdan kalan sabırlı yağmur dostumuzla uyanıyoruz. Bugün turumuzun 11. günü ve artık Almanya defterini kapatıp Hollanda defterini açacağız. Demlediğimiz çay eşliğinde güzel bir kahvaltı sonrası toplanıp yola koyuluyoruz. Bisikletle sınır aşacağımız, daha önce hiç gitmediğimiz bir ülkeyi bisikletle dolaşacağımız, yeni bir dil ve kültürle karşılaşacağımız için heyecanlıyız. 80 kilometrenin üzerinde yolumuz var. Yağmur ve rüzgarla arkadaşlığımız süreceğe benziyor. Yağmur ince bir sis gibi çevredeki göllerin ve nehrin üzerine çökmüş, pek bir şey göremiyoruz. Keşke biraz hava açsa da doğal güzelliklerin ayırdına daha fazla varabilsek. Bir süre sonra bu isteğimiz gerçekleşiyor ve hava açıyor. Artık pedallara daha keyifli basıyoruz. Rüzgar fazla umurumuzda değil. Sınırı ne zaman ve nasıl geçeceğimizi düşünüp sürekli etrafımızda ipucu arıyoruz. Sık sık küçük yerleşim birimlerinden geçiyor, dostumuz Ren’den ayrılıyor sonra ona tekrar kavuşuyoruz. Nehir bir...
Devamı