carpediem

KIŞ ANTRENMANLARI Geçen yazıda, kış mevsimi için ister kaldırıp depolayalım ister kullanıma hazır tutalım, bisikletlerimizin bakımı konusunda bazı önerilerde bulunmuştuk. Bugünkü yazıda ise, bisikletini kış boyunca kullanmayı  düşünenler için yararlı olacağını umduğumuz noktalara değinmek istiyoruz.  Öncelikle, soğuk ve yağışlı havalarda çeşitli nedenlerle -soğuğa duyarlılık, zeminin kaygan oluşu, trafikteki tehlikeler, gerekli donanım eksikliği ya da yetersizliği vb- dışarıda bisiklet kullanmak konusunda isteksiz olanlar ama yine de bir şekilde bisikletinden vazgeçmek istemeyenlere seçenekler sunalım. Aslında uzunca bir süredir kullanıcıların hizmetine sunulmuş olan ama Türkiye'de daha çok spor salonlarında görülen sabit bisikletler evinde bu spora devam etmek isteyenler için bire bir. Tabii ki gidip yeni bir istasyon bisikleti almanızı önermiyoruz. Ama var olan bisikletinizi çeşitli aparatlar yardımıyla evinizde de kullanabileceğiniz bir antrenman makinesine dönüştürebilirs

PEDALLAR DÖRTDİVAN'DAN SARIALAN'A DÖNDÜ 23 Eylül Pazar günü Ankaralı bir grup bisikletçi, Delta Bisiklet ve Most Life Club işbirliğiyle Dörtdivan-Sarıalan Yaylası turunu gerçekleştirdi. Sabahın erken saatlerinde buluşan katılımcılar, teknik ekibin desteğiyle ön tekerlerini çıkardıkları bisikletlerini otobüsün bagajına yerleştirip yola koyulduklarında, sonbaharın güneşli, serin ve doyumsuz havasında gerçekleştirecekleri turun heyecanını hissetmeye başlamışlardı bile. Bolu 'nun Dörtdivan ilçesinde bisikletlerin indirilip teker montajları ve diğer ayarların yapılmasından sonra hafif bir eğimle kış turizminin göz bebeklerinden Kartalkaya 'ya doğru tırmanmaya başlayan grup, yemyeşil çam ormanları arasında sarıdan kızıla uzanan renk cümbüşünün görsel ziyafeti eşliğinde pedallarken geçilen köy ve yaylalarda fotoğraf molaları vermeyi hiç ihmal etmedi. Yaklaşık 40 kilometrelik bir sürüşten sonra, her mevsim fa

KIŞA GİRERKEN Kasım ayının ortalarına geldiğimiz bu günlerde kış mevsimi yavaş yavaş yüzünü göstermeye başladı.  Yağışla birlikte hava sıcaklığının düşmesiyle kış hazırlıkları da ivme kazanıyor. Dolaplarda yazlık ayakkabı ve giysiler yerlerini kışlıklara bırakırken, ev ve ofislerde soğuğa karşı yalıtım ve ortamı sıcak tutma çabaları, arabaların kışlık bakımlarının yapılması, lastik değişimi vb. işlerle paralel yürüyor son haftalarda. Ya bisikletçiler ve bisikletleri? Mevsim ve hava koşullarından en dolaysız etkilenen ulaşım ve spor araçlarından biri olan bisiklet için de kışlık bazı hazırlıklar yapmak gerek kuşkusuz. Her ne kadar kimi  bisikletçiler,  bisiklet sezonunu bitirdiklerine ve bisikletlerini bahar aylarına kadar kış uykusuna yatıracakları yerlere kaldırmaya başladıklarına dair mesajları çeşitli sosyal ağlarda vermekteyse de, kimi dört mevsim bisiklet kullanıcısı, kendilerini ve bisikletlerini kışa hazırlamanın adımlarını atıyor şu sıralarda. Önce bisikletlerini kış ayla

SONBAHAR TAM ZAMANI "Sonbahar tam zamanı" diyebileceğimiz bir çok etkinliğin en başına bisiklete binmeyi koysak kimsenin itirazı olmaz herhalde.  Tamam havalarda ciddi sıcaklık düşüşleri yaşanıyor ve günler de hayli kısaldı. Ama yaz sıcaklarındansa sonbaharın harekete çağıran serinliğinde pedal çevirmeyi hangi bisikletçi istemez ki? Tatil dönüşü iş yaşamının hızlanıp okul zillerinin çalmaya başlamasıyla artan trafik, bisiklet yolları fakiri Ankara'da kent içi ulaşımını hala inat ve ısrarla bisikletle yapmaya çalışanları zorlasa da, dünyanın en pahalı yakıtını kullanmayı reddedip hava ve gürültü kirliliği yaratmadan kendi güçleriyle işlerine ya da okullarına gitmeye çalışanları yıldırmıyor. Belki şu anda çok fazla değiller ama sayıları arttığında daha yaşanılır bir kent ve dünya yaratma yolundaki mücadelenin temel bileşenlerinden birini oluşturacakları kesin. Öte yandan bisikleti spor ve hobi amaçlı kullananlar kış hazırlıklarına çoktan başladılar. Bisiklet bak

PEDALLAR DÖNERKEN Eskiden bisiklete binmek çocukluğumuzun heyecanı ve keyfiydi. Ankara sokakları, rengarenk bisikletlerini daha da renkli, çeşit çeşit aksesuvarlarla- ziller, püsküller, aynalar, kornalar, bayraklar, jant tellerinde binbir renkli şeritler, dinamoyla çalışan fenerler ve hatta yapma çiçekler- süslemiş çocuk gruplarının neşeli bağırtılarıyla dolardı. Hemen hemen her mahallede derme çatma da olsa, merdiven altında da kalsa küçük bir bisiklet tamircisi olmasına rağmen bisikletlerimizdeki sorunları, lastik patlaklarını, fren pabucu ayarlarını o zamanlar kim bilir nereden bulduğumuz eski püskü aletlerle kendimiz yapmaya çalışır, ancak daha büyük ve ciddi tamirler için iki tekerli dostlarımızı harçlıklarımızın yettiği kadarıyla tamirci amcalara götürürdük. Sanırım bir şeyleri onarma konusunda yetenekli ve eli yatkın olanlarımızın geçmişinde bisiklet tamiri önemli yer tutar. Bugüne baktığımızda, mahalle arası sokaklardaki bisikletli çocuk seslerinin azalarak da olsa varl

ASARTEPE’Yİ BİLİYOR MUSUNUZ?  Biz bilmiyorduk. Eryaman Bisiklet Topluluğu sayfasından Asartepe Barajı’na Pazar günübirlik bisiklet turu ve piknik daveti gelince bağlantıda olduğumuz diğer gruplara da haber iletip hazırlıklara başladık. Planımız Başkent Bisiklet’le Optimum alış veriş merkezi park yerinde buluşup Sincan-Yenikent yönüne pedal çevirmek, orada bizi bekleyen Eryaman grubuyla birleşerek piknik malzemelerini alıp yola çıkmaktı. Öyle de yaptık. Dümdüz yolda yaklaşık yarım saatlik bir sürüşten sonra Yenikent’e ulaştık ve oradan Ayaş asfaltına çıkıp pedallamaya başladık. Uzun süre pek fazla iniş-çıkışı olmayan, düz ama işlek yolda tek sıra halinde gitmeye özen göstererek- malum, günlerden Pazar ve piknikçiler de yollarda- yol aldıktan sonra Yeşildere piknik alanı yanında ilk molamızı verdik. HER ÇIKIŞIN BİR İNİŞİ, HER İNİŞİN BİR ÇIKIŞI VARDIR Yavaş yavaş gücünü göstermeye başlayan güneşin altında pedal basmanın zevki ve Ankara’nın, çoğu bisikletçi tarafından az biline

HANGİ BİSİKLETİ ALMALI; NEREDEN ALMALI? Bisiklet bir ürün olarak çocukluğumuzun “karne hediyesi” konumunu çoktan aştı ya da Türkiye için konuşacak olursak hemen hemen aştı diyebiliriz. Artık yalnızca çocuklar değil, her yaştan kadın ve erkekler bisiklete ilgi duyabiliyor; tabii iki tekerin büyüsüne kapılmışlarsa. Yani bisiklet sahibi olmanın yaşla, cinsiyetle, yapılan işle, mevki, makam, statüyle hiç bir ilişkisi yok. Ama bir yerden bir yere kendinizi kendi gücünüzle götürmekle, bunu yaparken fosil yakıt yakmayarak küresel ısınmanın azaltılması çabalarına katkıda bulunmakla, korkunç boyutlara varan trafik sıkışıklıklarına neden olmamakla, kendinizi uçarı bir heyecanla en kısa yoldan doğanın, kırların kucağına atabilecek olmakla, coşku ve sabırla bastığınız pedalların fiziksel ve zihinsel sağlığınıza yapacağı eşsiz katkıyla ve tüm bunları aynı anda ve hep birlikte duyumsamanın doyumsuz bilinciyle doğrudan ilişkisi var. O halde bu günlerde bisiklet almayı düşünenler için öncelikle

Kavruluyoruz! Hadi Bisiklete Binelim! Mevsimin belki de en sıcak günlerini yaşıyoruz. Doğu Anadolu ve Karadeniz bölgeleri dahil olmak üzere tüm Türkiye normalin üstündeki kavurucu sıcaklarla boğuşuyor. Hele nemin de yüksek olduğu zamanlarda, değil adım atmak, nefes almak bile zorlaşıyor. Uzmanlar sıcak, nem ve güneş çarpması gibi olumsuzluklarla nasıl başa çıkılması gerektiği konusunda uyarı üstüne uyarı yapıyorlar. Ama herkes için olduğu gibi, yapılıp yapılmayacakları ve yapılış biçimleri büyük ölçüde hava koşullarına bağlı olan doğa sporları tutkunları için de hayat devam ediyor. Beypazarı-İnözü Vadisi-Karaşar Yaylası Ankara’da kış aylarında bisikletlerini sokağa çıkarmakta zaman zaman zorlanan bisikletçiler bir de yaz sıcaklarına teslim olmak istemiyorlar. Olmuyorlar da zaten. Bisikletle yol almanın yarattığı rüzgar serinlik kaynağı oluyor onlar için. Kimisi PAB Ankara, PAB Çayyolu, Batı Ankara Bisiklet grupları gibi akşam saatlerini tercih ediyor, kimisi de Ankara yakınları

YENİ GRUPLAR, YENİ PARKURLAR   Merhaba Bisiklet Dostları, Gazetenizin 23 Haziran 2012 Cumartesi günkü sayısında başlayan “Yaşasın Bisiklet” köşesi bir çok bisiklet severden, özellikle de Ankara’daki bisiklet topluluklarından büyük ilgi ve destek gördü, hepinize teşekkürler. Bundan böyle iki haftada bir Cumartesi günleri bisiklet coşkusunu Cumhuriyet Ankara sayfalarında hep birlikte paylaşacağız. PAB ÇAYYOLU Geçen hafta Ankara’daki bisiklet gruplarından genel olarak söz etmiştik. Geçtiğimiz Perşembe akşamı onlardan birisi olan PAB Çayyolu grubuna katılıp birlikte pedalladık sokakları. Bebeği, çocuğu, genci ve her zaman genç kalan yetişkinleriyle müthiş bir bisiklet sevgisi ve tutkusu yayıyordu PAB Çayyolu.  Bisikletine bebek taşıma sepeti ekleyip bebeğini taşıyan, yanına da küçük bisikletiyle oğlunu alan baba yalnızca gruptakilerin değil, onları gören tüm bölge sakinlerinin takdir dolu bakışlarını kazanıyordu. Arcadium’um önünden 20:30’da hareket eden yaklaşık 60 pedal

                                                                                  YAŞASIN BİSİKLET           Uzun ve ağır geçen kışın ardından Ankara’nın doğa sporcuları hareketlenmeye başladılar. İlkbahar ve yazın gelmesiyle birlikte ısınan hava, yüzünü gösteren güneş ve canlanan doğa dağcılar, koşucular, yürüyüşçüler ve özellikle bisikletçiler için karşı konulmaz çekicilikte fırsatlar ve ortamlar sunuyor hareket tutkunlarına. Özellikle bisikletçiler diyerek bisiklet severleri vurgulamamız rastlantı değil kuşkusuz. Hepimizin çocukluğunda uçarı sevinçlerimizin, kaçıp gitme düşlerimizin, özgürlük tutkularımızın başroldeki aracı olan bisiklet günümüzde hem gençlerin hem de yetişkinlerin dikkatini giderek daha fazla çekiyor. Kimimiz için çocukluk heyecanımıza yeniden kavuşma, hareketli ve sağlıklı bir yaşam sürme, kilo verme gibi isteklerin aracı olurken, kimimiz için iklim değişikliği, küresel ısınma, trafik tıkanıklığı, hava ve gürültü kirliliği gibi büyük kent sorunları